
Bilmeyenler için: Tinder, insanların romantik veya cinsel partner bulmak için kullandıkları sanal bir platformdur.
Dünya çapında Tinder kullanan 75 milyon kadın ve erkeğin bir kısmı hayatının aşkını ararken bir kısmı ise yalnızca o geceyi veya hafta sonunu birlikte geçirebileceği birini bulmak için ava çıkar.
“Ava çıkma” tabirini bilinçli olarak kullandım, çünkü Tinder’de profili olan herkes ne aradığını açıkça dile getirmez.
Örneğin; henüz tanıştığı bir kadını sadece o geceliğine yatağa atmak için “ilk görüşte aşık olmuş” rolünü yapan erkek klişesine Tinder’de sıkça rastlayabilirsiniz.
Buradaki ana problem, bir insanın tek gecelik ilişki araması değildir.
İstediğini elde edebilmek için karşısındaki insanı kandırma yoluna gitmesidir.
Bu kandırma performansının sonunda da henüz tanıştığı biri ile yapacağı seksi bir mükâfat olarak görmesidir.
Ödülü elde ettikten sonra da bir gece önce cinsel ilişki kadar mahrem bir şeyi paylaştığı insana karşı günümüzde “ghosting” denilen; görmezden gelme, umursamama, yokmuş –hatta hiç olmamış– gibi davranma tutumunu benimser.
Her ne kadar yukarıdaki örnekte olduğu gibi istatistiksel olarak bu davranışı sergileyen insanların cinsiyeti çoğunlukla erkek olsa da bu yönteme başvuran kadınlar da vardır.
Tabii hem toplumsal hem de biyolojik açıdan bir kadının, bir erkeği yatağa atabilmesi için genellikle aşık rolü yapmasına gerek yoktur.
Ancak Tinder gibi bir platformda seksten öte, derin ve duygusal açıdan tatmin edici bir ilişki arayan erkeğin karşısına çeşitli sebeplerden ötürü yalnızca cinsel partner aradığını açıkça ifade etmeyen bir kadın çıkarsa birlikteliklerinin finali yine yukarıdaki örneğe benzer.
Bu “avlanma” yöntemi işe yaradığı sürece aynı davranış, farklı insanlar üzerinde sistematik olarak uygulanmaya devam eder.
Psikopatlığın belirtileri arasında;
- Kısa sürede harcanan minimum efor ile maksimum tatmin beklentisi,
- Empati yoksunluğu,
- Düzenli yalan söyleme ve kandırma eğilimi,
- Dilediğini, dilediği zaman, dilediği kişiye, sonuçlarını umursamaksızın yapma tutumu
gibi anti-sosyal kişilik bozukluğu özellikleri vardır.
“Tinder insanları psikopat yapıyor” demek yüzeysel bir yaklaşım olur.
Zira her insanın içinde psikopatik eğilimler vardır.
Tinder ve benzeri uygulamalar; bu eğilimleri sömürmekle kalmayıp aynı zamanda motive etmekte, desteklemekte ve ödüllendirmektedir.
Eski bir Tinder çalışanının, belirli bir süre boyunca kimseyle eşleşemeyen Tinder kullanıcılarını sahte hesaplarla eşleştirdiklerini itiraf etmesi birkaç yıl önce gündemi meşgul etmiştir.
Bu sahte hesapların profillerini özellikle çekici kadın ve erkek fotoğraflarıyla süslediklerini anlatan çalışan, otomatik mesajlaşma yazılımı sayesinde sahte hesapların kısa bir süreliğine eşleştikleri gerçek insanlarla yazıştığını da ifade etmiştir.
Kimseyle eşleşemeyen insanlara “Pes etme, hâlâ umut var. Denemeye devam et” mesajını subliminal bir yolla vermeyi amaçlayan bu yöntem, yukarıda anlattığım psikopatik davranışın kandırma ve sonrasında yokmuş gibi davranma dinamiklerini olduğu gibi kopyalamaktadır.
Aynı yöntemi kumarhanelerdeki dijital slot makinelerinin de kullandığını göz önüne alırsak; Tinder ve benzeri uygulamaların, insanı insan yapan zaafları bilinçli bir şekilde sömürdüğü ve manipüle ettiği daha net anlaşılır.
Burada üzerimize düşen sorumluluk, zaaflarımızın farkında olmaktır.
Tinder gibi bir platformda duygusal açıdan tatmin edici bir ilişki arayan insan, herkes gibi sevme/sevilme ihtiyacı duyuyor demektir.
Ancak buradaki hata, sevme/sevilme ihtiyacını karşılamak için başvurulan platformdur.
Romantik bir ilişkinin, her iki tarafı da duygusal açıdan tatmin edebilmesi için bazı gereksinimler vardır.
Bunlardan bazıları:
- Birbirine yakın sosyo-ekonomik statülere sahip olma,
- Hayatı benzer değer yargılarıyla yorumlama,
- Tarafların ilişkiden beklentilerinin birbiriyle uyumlu olması,
- İlişkiye harcanan efor ve adanmışlığın denkliği.
İnternet üzerinden tanıştığınız, hiçbir ortak tanıdığınızın olmadığı, aynı sosyal ortamı daha önce hiç paylaşmadığınız birinin; sizi sadece elde edebilmek için olduğundan farklı biriymiş gibi davranması durumunda tuzağa düşme ihtimaliniz oldukça yüksektir.
Çünkü karşınızdaki insanı başka koşullar altında görmediğinizden kıyaslama yapamazsınız.
Sanki sürekli sizinle olduğu gibi biriymiş zannedersiniz.
Bu yüzden psikopatik eğilimlerini bu gibi platformlarda avlanmak için kullanan insanlar, çoğu zaman sizinle baş başa kalmak isterler.
Arkadaşlarınızla bir araya gelme, farklı aktiviteler yapma gibi tekliflerinizi reddetmeye meyilli olurlar.
Böylelikle maskelerinin düşme ihtimalini azaltırlar.
Tinder gibi bir platformda yer almak, kişinin sosyal hayatı hakkında da bize az çok bilgi verir.
Kişi, reel bir sosyal ortamda “aradığını” bulamamış veya çeşitli sebeplerden ötürü elde edememiş olmalıdır ki Tinder ve benzeri bir uygulamaya başvurmak durumunda kalmıştır.
Tabii ki her insan, her istediğini, istediği her zaman elde edemeyebilir. Bu çok doğaldır.
Doğal olmayan, Tinder gibi platformların bu doğal duruma yapay bir “çözüm” sunduğu iddiasıdır.
Bu “çözüm”; insanlara yeni biriyle tanışmayı kolaylaştırdığını, hızlandırdığını iddia etmektedir.
İnsan; kısa sürede tanınabilecek ve sahici bir samimiyet kurabilecek kadar basit bir varlık değildir.
Kaldı ki cinsel ilişkinin aynı partnerle sıkça tekrar edilmesinin, karşılıklı hazzı giderek artırdığı bilimsel olarak defalarca kanıtlanmıştır.
Ayrıca; elinin altında “eşleşebileceği” yüzlerce adayın olduğunu bilen birinin kendini yeni tanıştığı birine adamasını, kurduğu ilişkiyi güçlendirmek ve derinleştirmek için çaba sarf etmesini beklemek hayalcilik olur.
Dolayısıyla, sevme ve sevilme ihtiyacı duyduğunuzun farkındaysanız Tinder gibi platformlara başvurmaktansa sosyal çevrenizi genişletmek uzun vadede daha sağlıklı bir seçenektir.
Yeni bir hobi edinebilirsiniz; aynı hobiyi paylaşan insanların birbiriyle tanışması daha kolay, iyi geçinme ihtimalleri de daha yüksektir. Çünkü zaten birlikte yapmaktan hoşlanacağınız bir aktivite sayesinde tanışmış olursunuz.
Kendinizi geliştirebileceğiniz alanlar varsa kurs, atölye, eğitim programları gibi ortamlarda size uygun birini bulma şansınız artar. Aynı konuda gelişime ihtiyaç duyuyor olduğunuza göre otomatik olarak bazı ortak noktalarınız var demektir.
Önemsediğiniz bir dava, sosyal hareket veya toplumsal bir problem varsa; bu alanda yapılan gönüllü çalışmalara katılabilirsiniz. Bu sayede hem fayda sağlama, işe yarama ve fark yaratmanın getirdiği pozitif duyguları tadabilir hem de sizinle benzer değer yargılarına sahip olan ve bu uğurda elini taşın altına koyabilecek kadar özverili insanlarla tanışmanız mümkün olur. Kim bilir, belki de içlerinden beğenip hoşlanacağınız birileri çıkabilir.
Ayrıca bu gibi ortamlarda tanıştığınız kişinin başka insanlarla etkileşimine dikkat edebilir, farklı koşullarda nasıl biri olduğunu gözlemleme imkânına sahip olursunuz.
- Tinder gibi platformları uzun süredir kullanıyor ancak tatmin olmuyor, aradığınızı bulamıyorsanız,
- Bu yazıda anlatılan psikopatik eğilimlere sahip biriyle tanıştıysanız ve sonuçlarıyla başa çıkamıyorsanız,
- Sevme/sevilme ihtiyacınız sizi sürekli pişman olacağınız riski davranışlara itiyorsa,
- Veya bu yazıdaki psikopatik davranışları sergilediğinizi fark ettiyseniz ve değişmek istiyorsanız
danışmanlık alabilirsiniz.
Danışmanlık sürecinde kendinizi tanıyacak, neyi neden yaptığınızı anlamlandıracaksınız.
Memnun olmadığınız bir davranışın temelindeki inancı keşfederseniz, bu davranışı durdurmanız kolaylaşır.
Ne istediğinizi bildiğinizde, onu elde etme ihtimaliniz önemli ölçüde artar.
Yanlış tercihleriniz sonucu canınız yandıysa, danışmanlık sürecinde hatalarınızın farkına varırsınız. Bu sayede aynı hataları tekrar etmemiş olursunuz.
Geçmişte başınıza gelen bir olay size hala acı veriyorsa üzerinde çözümleme yapmak, duyduğunuz acıyı büyük oranda hafifletecektir.
Danışmanlık randevusu almak için tugrulkatkak@gmail.com adresine e-posta gönderebilir veya aşağıdaki butona tıklayarak WhatsApp üzerinden iletişime geçebilirsiniz.